Kaygılı Çocuğuma Nasıl Yardım Edebilirim?
- 14.08.2021
Kaygılı Çocuğuma Nasıl Yardım Edebilirim?
Kaygı, yaşadığımız bütün diğer duygular gibi doğal bir duygudur. Zaman zaman biz yetişkinler de birçok sebepten kaygı duyabiliriz. Aynı şekilde, çocuklar da bazen kaygı duygusunu yaşarlar. Bazı çocuklar ise diğerlerine göre daha hassas, kaygı düzeyi yüksek olan bir yapıya sahiptirler. Bu çocuklara söylenen “endişelenme, bu büyük bir sorun değil, çok büyütüyorsun, korkacak bir şey yok, senin yerine ben yaparım, bu konuda daha fazla düşünme” gibi ifadeler durumu düzeltmek yerine daha da kötüleştirir.
En önemli noktalardan biri, çocuklarda kaygıyı ortadan kaldırmaya çalışmak yerine bu duyguyla baş etmesine yardımcı olabilmektir. Kaygı, hayatı boyunca her alanda karşılaşabileceği bir duygu olmakla birlikte, baş etme becerilerini geliştirdiği takdirde çocuğun kendinde olan güvenini yükseltecektir.
Kaygı düzeyi yüksek olan çocuklara destek olmak için bazı anne babalar çocukların kaygı duyacakları ortamlara girmesine izin vermezler. Aksine, çocuk sürekli olarak bu ortamlardan uzak kaldığında kaygısı daha da artar. Dolayısıyla, kontrollü bir şekilde çocukların bu ortamlara maruz bırakılmaları daha etkili bir yöntemdir.
Her zaman olduğu gibi, çocuklardan beklentilerimiz de yaş düzeyine ve çocuğun bireysel özelliklerine göre şekillenmeli ve gerçekçi olmalıdır. Başarabileceğine inandığımız ve emin olduğumuz konularda onu yüreklendirmeli ve yapmasını beklemeliyiz. Aynı şekilde, duygularına karşı duyarlı olmak da yine destekleyici yöntemler arasındadır. “İğne olmanın seni korkuttuğunun farkındayım. Endişelendiğini görebiliyorum. Ben her zaman senin yanındayım. Başaracağını biliyorum.” Çocuklar anlaşılmadıklarını hissettiklerinde genellikle üzülür, bazen de öfkelenip daha uç noktalarda tepki verebilirler. Bu nedenle “Seni anlıyorum ve dinliyorum, söyleyeceklerin benim için çok önemli” mesajı olumlu bir mesajdır.
Bazen yetişkinler olarak çocukları kişilik yapılarına göre farkında olmadan etiketleyebiliyoruz. Anneanne, dede gibi büyükler de ister istemez torunları için “Ayşe çok utangaçtır, Ali genellikle kalabalıktan korkar” gibi cümleleri çocukların yanında kurabiliyorlar. Bu genellemeler çocukların kendi kişiliklerini de oluşturmalarında büyük rol oynuyor. Bilinçli olmasa da çocuklarda bir süre sonra “Ben zaten çok utangacım, bu ortama giremem, bunu yapamam” gibi kalıp yargılar oluşabiliyor. Dolayısıyla, devamlı olarak “Sınavın için kaygılı mısın? Doktora gideceğimiz için korkuyor musun?” gibi beklenti dolu sorular yerine “Bugün doktora gideceğiz. Bu durum sana kendini nasıl hissettiriyor?” gibi açık uçlu sorular sormak daha uygun olacaktır.
Özellikle ilkokul çağındaki çocuklar için kaygıyla baş etmek zorlayıcı olabilir. Onlara somut yöntemler göstererek; örneğin kaygı duyduğu konuyla ilgili resim yapmak, ya da yazı yazmak gibi, destek olabiliriz.SEVGİLERİMLE…
- OKUL FOBİSİNİN NEDENLERİ - 5 Şubat 2023
- İRADE NEDEN ÖNEMLİDİR? - 8 Ocak 2023
- İÇİMİZDEKİ ÇOCUK - 1 Eylül 2022
- BEYİN VE BAŞARI.. - 24 Ağustos 2022
- KALİTELİ YAŞAM İÇİN ÖNERİLER - 1 Ağustos 2022
- BİR AİLE BİRLİKTELİĞİNDE MUTLULUĞUN SIRLARI - 22 Temmuz 2022
- OLUMSUZ DÜŞÜNCELER MUTLULUK GETİRMEZ! - 19 Haziran 2022
- ÖN YARGILAR NEDEN OLUŞUR? - 16 Mayıs 2022
- Kişisel Gelişim İçin Pratik Öneri - 3 Mayıs 2022
- ÖZGÜVEN - 11 Nisan 2022