RÖPORTAJ : TÜRKİYE’DE HAYVANSAL PROTEİN YEMİ ÜRETEN 22 FABRİKADAN BİRİYİZ.
10 yıl Adana Ticaret Odasında meclis üyeliği yapan, en genç meclis üyesi ünvanını alan aynı zamanda 2011-2013 yıllarında Adana Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü Başkanlığı yapan Egehan Yem Sanayi Ltd. Şti. sahibi, Adana’nın tanınmış iş adamlarından Umut Polat ile hayvansal protein ve yem sektörü ile ilgili konuştuk.
Egehan Yem Sanayi ne zaman faaliyete başladı ve faaliyet kapsamınız nedir?
2001 yılında kurulduk. Hizmet sektöründe başladık. Sonra da belli işlerde bulunup 2010-2011 yıllarında sanayi işine girdik. Üretim yapmaya başladık. Fabrikamız Osmaniye’nin Bahçe’de yer alıyor. 5 dönüm arazi üstüne kurulu, hayvansal protein, yem üreten bir fabrikamız var. Türkiye çapında bütün firmalara protein yemi üretip, satmaktayız. Türkiye’de 22 fabrikadan bir tanesiyiz.
PANDEMİ SÜRECİNDE BÜYÜYEREK YOLUMUZA DEVAM ETMEK İSTİYORUZ.
Pandemi sürecinde personellerini işten çıkaranlar oldu. Siz de çalışanlarınızla yolunuzu ayırdınız mı?
Pandemi sürecinde hiçbir elemanı işten çıkarmadık. İşlerimizi devam ettirdik. Devletin teşviklerinden ara ara faydalanıyoruz. Ekonomiye daha çok katkı yapmak için üretime devam edeceğiz.
Egehan Yem olarak yurt dışı ile bağlantınız var mı?
İran bağlantılı ortak olduğumuz fabrikalar var. Onlardan Türkiye’ye mal getiriyoruz. Onlarla ortak çalışıyoruz. Pandemi sürecinde büyüyerek yolumuza devam etmek istiyoruz.
BİZİM İÇİN ÇALIŞANLARIMIZIN HAKLARINI KORUMAK PARA KAZANMAKTAN DAHA ÖNEMLİ.
Pandemi süreci sektörel anlamda sizi nasıl etkiledi?
Sektörel olarak genel anlamada sıkıntı yaşadık. İran kapısının kapanması sıkıntı doğurdu. Hâlâ sağlıklı çalışmıyor. Herkesin birbirine karşı soğuk durduğu bir dönemdeyiz. İstediğimiz ticari sıcaklığı bulamıyoruz. Yine de çok şükür. En önemli şey para kazanmaktan ziyade çalışanların haklarını korumak, maaşlarını vermek ve onları işten çıkarmamaktır. Mevcudu korumaya çalışıyoruz.
100 KİŞİYE İSTİHDAM SAĞLAYACAK FABRİKA KURMA AŞAMASINDAYDIK.
Egehan Yem Sanayi olarak projeleriniz nelerdir?
Pandemi sürecinden önce bir projemiz vardı. Kendi fabrikamızın bulunduğu bir alanda su fabrikası kurmayı planlıyorduk. Osmaniye’nin Bahçe ilçesi su havzasının olduğu bir yer. Şunu öngörüyorum. 10-20 yıl sonra dünyada su rezervi sıkıntısı, su kıtlığı olacak. O nedenle su fabrikası için projelerimiz hazırdı. İkinci fabrika aşamasına gelmiştik. Çin ile makineyle ilgili görüşmelerimizi yapmıştık. Yaklaşık 100 kişiye istihdam sağlayacaktık. Pandemiden dolayı askıya almak zorunda kaldık.
Hayvansal protein ve yem olarak dış piyasaya satışınız var mı?
İç piyasaya hizmet veriyoruz. İç piyasada çok talep var. Bizim ürettiğimiz ancak iç piyasaya yetiyor.
Hayvansal proteini üretmeyip, yurt dışından getirtmek ne kadar avantajlı?
Hayvansal protein üretmesek Amerika’dan, İsrail’den daha fazla protein yerine geçecek mamuller getirmek zorundayız. Biz, protein üreterek ülke ekonomisine katkıda bulunuyoruz. Yurt dışından ülkemize ne kadar az mal getirirsek, kendi malımızı kullanırsak o kadar kâr ederiz.
FABRİKAMIZDA ÇEVRE DOSTU ANLAYIŞI HAKİM.
Üretim esnasında çevreyi korumak adına nasıl bir yol izliyorsunuz?
Çevreyi korumak bizim için öncelikli. Üretim esnasında çevreye karşı son derece duyarlı davranıyoruz. Kokular ve atıklarla ilgili gerekli tedbirleri alıyoruz. Yani firmamızda çevre dostu bir anlayış hakim.
Hayvansal proteinler hangi alanlarda kullanılıyor?
Kedi köpek mamalarında bizim protein yemlerimizi kullanıyorlar. Balık çiftlikleri, balık yemi yapanlar bizim ürünlerimizi kullanıyor. Yemlerinde kullanmak zorundalar.
RÖPORTAJ : Özlem PEKDURANER